Evren, farklı frekans aralıklarında var olan sayısız canlıyı barındırır. Her varlık türü, bilinç seviyelerine ve enerjetik yapısına bağlı olarak belirli bir frekansta titreşir. İnsanlar, hayvanlar, bitkiler ve mineraller gibi tüm canlılar, evrendeki farklı frekans aralıklarında yaşamlarını sürdürürler. Bu frekanslar, canlıların bilinç seviyelerini, enerjilerini ve evrenle olan bağlantılarını belirler. Canlıların birbirinden farklı olmasının temel nedeni, her birinin farklı bir frekans aralığında titreşmesidir. Bu da onların evrenle kurdukları ilişkilerin değişmesine neden olur.

Her canlı, var olduğu frekansla uyumlu bir bilinç seviyesine sahiptir. Örneğin, insanlar daha yüksek bir bilinç seviyesine sahip oldukları için daha yüksek frekanslarda titreşirken, hayvanlar, bitkiler ve mineraller daha düşük frekanslarda titreşirler. Ancak, düşük frekansta olmak, bir varlığı daha az değerli kılmaz. Her varlık, kendi frekans aralığında evrenin dengesini sağlar ve bu dengeyi korumada önemli bir rol oynar.

Hayvanlar, içgüdüsel bir bilinç yapısına sahiptir ve genellikle dördüncü boyutta var olurlar. Hayvanların enerjileri insanlar kadar karmaşık olmasa da, doğayla ve evrenle güçlü bir bağları vardır. Onların frekans aralıkları insanlardan daha düşük olabilir, ancak yine de evrensel enerjinin bir parçasıdırlar.

Bitkiler ve mineraller, daha düşük frekanslarda var olur ve genellikle beşinci boyut enerjisine uyum sağlarlar. Bitkiler, sürekli dönüşüm ve büyüme süreçleriyle doğanın enerji döngüsünde önemli bir rol oynarlar. Mineral dünyası ise daha sabit bir frekansa sahiptir ve evrenin enerjisini dengelemekte kritik bir öneme sahiptir.

İnsanlar, üçüncü boyutta yaşamlarını sürdürürler, ancak bilinç seviyelerine bağlı olarak daha yüksek frekanslara ulaşabilirler. İnsan bilinci, dördüncü ve beşinci frekans aralıklarına doğru genişleyebilir. Bu, insanların enerjisel farkındalığını artırır ve evrenle daha derin bir bağ kurmalarını sağlar. İnsanlar, frekanslarını yükselttikçe daha geniş bir bilinç alanına girerler.

Frekanslar arasındaki farklar, canlıların evrenle olan etkileşimlerini doğrudan etkiler. Daha düşük frekansta titreşen varlıklar, evrenle basit ve içgüdüsel bir düzeyde uyum içindeyken, daha yüksek frekansta titreşen varlıklar daha karmaşık bilinç ve enerji yapılarına sahiptir. İnsanlar, bilinçlerini genişlettikçe daha yüksek frekanslarda titreşebilir ve bu da onları evrensel enerjiye daha fazla bağlar.

Bu bağlamda, frekanslar evrenin çok boyutlu yapısını anlamamıza yardımcı olur. Her canlı, kendi frekans aralığında evrenle uyum içindedir ve bu frekanslar arasında geçiş yapabilen varlıklar, evrensel enerjinin daha geniş bir alanında var olabilirler. Canlılar arasındaki farklar, onların frekans aralıklarını ve evrenle olan bağlarını şekillendirirken, bu farklı frekanslar aynı zamanda onların bilinç seviyelerini belirler.

Sonuç olarak, evrendeki frekanslar, canlıların bilinç ve enerji yapılarının temel bir göstergesidir. Her varlık, belirli bir frekansta titreşerek evrenin dengesini sağlar ve birbirleriyle sürekli bir etkileşim içinde var olurlar.