İçeriğe geç
Sepet
0 öğe

Blog

Çocukluktan Evimize Getirdiğimiz İzler…

tarafından Zeynep Ölçer 09 Nov 2024

 


Her evin bir hikayesi vardır. Çocukken tanık olduğumuz ve içselleştirdiğimiz bazı alışkanlıklar, şimdi yaşadığımız evin ruhunu şekillendiriyor. Şimdi, çocukluk izlerinin evdeki seçimlerimize nasıl yansıdığına birlikte bakalım.

Hepimiz, evlerimizi sevdiğimiz gibi kurmak isteriz. Eşyalarımız, düzenimiz, evin enerjisi… Hepsi iç dünyamızın bir yansımasıdır. Peki, bugünkü evimizde yaptığımız seçimlerin, çocukluk yıllarımızdan gelen izleri taşıdığını hiç fark ettiniz mi? Evet, çocukken yaşadığımız evde edindiğimiz alışkanlıklar, gördüğümüz düzen ve ilişkiler, yetişkinlikte evimizi nasıl şekillendirdiğimize doğrudan etki ediyor.

Çocukken “misafir odası” adı altında yalnızca özel günlerde kullanılan bir alan varsa, yetişkinlikte de bazı eşyalarımızı veya odalarımızı yalnızca özel zamanlar için ayırıyor olabiliriz. Misafir odasının sadece özel anlarda açılması bize, bazı şeylerin günlük hayatta kullanılmayıp korunması gerektiğini öğretmiş olabilir. Bu alışkanlık, bugün evin her alanını özgürce kullanmamızı engelleyebilir. Çocukken oluşan bu tutum, aslında evle kurduğumuz bağı kısıtlayabilir. Belki de şimdi, evimizin her köşesini özgürce kullanarak yaşam alanımızı yeniden değerlendirmeye ihtiyaç duyuyoruz.

Bahçeli bir evde, doğayla iç içe büyüdüyseniz ya da böyle bir evi hep hayal ettiyseniz, bugünkü ev arayışınızda bahçeli bir yer ilk sırada olabilir. Çocukluk yıllarınızda doğaya yakın olmanın getirdiği özgürlüğü veya huzuru yeniden yaşamak isteyebilirsiniz. Ancak, çocukken bu imkana sahip değilseniz, şimdi o eksikliği tamamlamak için bahçeli ya da doğaya yakın bir yer arayışına girmiş olabilirsiniz. Çocuklukta yaşanan bu tür bir deneyim, bugünkü ev tercihlerinizi yönlendiren güçlü bir etken haline gelir.

Çocukken evde kendinize ait bir alanınız yoksa, şimdi kendi evinizde özel bir köşe veya oda yaratmak sizin için çok önemli olabilir. Bu, çocukken eksikliğini hissettiğiniz özel bir alan ihtiyacını karşılayarak size bir sığınak sağlar. Bu kişisel alan, evde kendinizi daha huzurlu ve özgür hissetmenize olanak tanır. Belki de evinizi, ailenizle paylaştığınız bir yerden ziyade, size ait bir alan olarak görüyorsunuz.

Çocukken gürültülü bir çevrede büyüdüyseniz, şimdi daha sakin ve sessiz bir yer arıyor olabilirsiniz. Tersi durumda, çocukluk yıllarınız sessiz ve sakin geçmişse, şimdi daha canlı bir mahallede yaşamak sizi daha mutlu edebilir. Çocukluğunuzdaki çevre, yetişkinlikte kendinizi rahat hissettiğiniz ortamı belirleyebilir. Bu nedenle, yaşamak istediğiniz ortamın seçiminde, çocukluk yıllarınızda deneyimlediğiniz huzur veya hareketlilik büyük rol oynar.

Çocukluk evinde sade ve işlevsel eşyalarla büyüdüyseniz, yetişkinlikte de aynı tarzda sade ve kullanışlı eşyaları tercih ediyor olabilirsiniz. Ancak, çocukken hep “lüks” olarak gördüğünüz şeylere bir özlem duymuşsanız, şimdi lüks eşyalarla dolu bir ev yaratmak isteyebilirsiniz. Bu durum, çocukken sahip olamadığınız özel alan ve konfor ihtiyacını bugünkü yaşamınızda gidermeye çalıştığınızın bir göstergesidir.

Çocukken aileyle güçlü bağlar kurmuşsanız, büyüdüğünüzde ailenize yakın yaşamak ya da onlarla aynı evde olmak isteyebilirsiniz. Ancak, çocukken fazla kontrol altında hissettiyseniz, şimdi daha özgür bir yaşam alanı yaratmak veya yalnız yaşamayı tercih edebilirsiniz. Çocuklukta evde hissettiğiniz bağlar veya sınırlar, yetişkinlikte evde kurduğunuz ilişkilerde bir denge kurmanıza yardımcı olur.

Çocukluk evinde her şeyin saklandığı, hiçbir şeyin atılmadığı bir ortamda büyüdüyseniz, şimdi de eşyalarınızı biriktirme eğiliminde olabilirsiniz. Her şeyin bir anlam taşıdığına inanıyor ve onlardan ayrılmakta zorlanıyorsunuz. Ancak, çocuklukta fazla eşyanın getirdiği sıkışıklığı hissettiyseniz, yetişkinlikte minimalist bir yaşam tarzını benimseyip daha az eşya ile huzur bulmayı seçebilirsiniz.

Çocukken eve sık sık misafir geliyorsa, bugün de misafir ağırlamaktan keyif alıyor olabilirsiniz. Evinizde misafire özel alanlar yaratmak, size huzur verebilir. Ancak, çocukken misafir nedeniyle rahat edemediğiniz anlar olduysa, şimdi kendi konforunuzu ön planda tutarak evde misafir ağırlamaktan kaçınıyor olabilirsiniz. Bu, çocuklukta misafire verilen önceliğe karşı bir tepki olarak ortaya çıkmış olabilir.

Gördüğünüz gibi, çocukluk yıllarımızdaki ev ve aile deneyimleri, yetişkinlikte evle kurduğumuz ilişkilere, alışkanlıklarımıza ve yaşam tarzımıza büyük oranda yön veriyor. Çocukluktan gelen bu izleri fark etmek, bugünkü yaşam alanımızı daha bilinçli bir şekilde düzenlemek ve gerçekten mutluluk veren bir ev yaratmak için ilk adımdır. Belki de bu farkındalıkla, yaşam alanımızı çocukluk özlemlerimizi gideren, huzur bulduğumuz bir yere dönüştürebiliriz.

Evlerimiz, biz fark etsek de etmesek de geçmişten bugüne taşıdığımız değerleri ve duyguları yansıtır. Onları gerçekten kendi yaşam alanımıza dönüştürmek için önce bu izleri görmek, anlamak ve kendi ihtiyaçlarımıza göre şekillendirmek gerekir.

Önceki Gönderi
Sonraki Gönderi

Kayıt olduğunuz için teşekkürler!

Bu e-posta kayıtlıd!

Görünümü satın alın

Seçenekleri Gör

Düzenleme Seçeneği
Back In Stock Notification

Seçenekleri Gör

this is just a warning
Giriş
Alışveriş Sepeti
0 öğeler
close
close
I have a question
sparkles
close
Hello! I am very interested in this product.
gift
Special Deal!
sparkles
RuffRuff App RuffRuff App by Tsun